• Galip Erdem Paneli

    Galip Erdem Paneli

  • Değişen Dünya Düzeninde Türk Milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti'nin Yeri

    Değişen Dünya Düzeninde Türk Milletinin ve...

  • Cumhuriyet Döneminde  Türk Hukuk Sistemindeki Gelişmeler

    Cumhuriyet Döneminde Türk Hukuk Sistemindeki...

  • Panel: Cumhuriyetin Kazanımları

    Panel: Cumhuriyetin Kazanımları

  • Konferans: Cumhuriyet Dönemi Eğitim Politikaları

    Konferans: Cumhuriyet Dönemi Eğitim Politikaları


“Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır”

 
Ana sayfaArşivMANAS DESTANI

MANAS DESTANI

2009-04-08

Türk dünyası destan geleneğini incelediğimizde, köklü ve büyük bir geleneğe sahip olduğumuzu, bu gelenek içinde Kırgız destancılık geleneğinin ve Manas destanının çok önemli olduğunu görmekteyiz.

Kırgız Türklerinde destanlara genel olarak “comok” denilmekte, destancıya da “comokçu” ve “akın” adları verilmektedir. Bunun dışında destanların tamamını bilmeyip bir kısmın icra edenlere de “cırçı” denilnmektedir. Sovyet döneminden itibaren bu destancıların içinde Manas destanını bilenlere “Manasçı” adı verilmektedir. Kırgız Türklerinde destanlar genel olarak bir musiki aletiyle icra edilir. Ancak Manas destanı musiki aleti eşliği olmadan bir ezgiyle icra edilir. Kırgız destanları hem sayı, hem de hacim bakımından Türk Dünyasının en zengin destancılık geleneğini oluşturmaktadır.

Manas destanı ilk defa Radloff tarafından 12900 mısra civarında ilk tam metin olarak derlenmiştir. Ancak bu metin, destanın en zayıf varyantlarından biridir. Destan Sagımbay Orazbak uulu ve Sayakbay Karala uulu destancılardan çok daha hacimli olarak derlenmiştir. Orazbak uulu’ndan derlenen birinci bölüm 180.000 mısra civarındadır. Sayakbay Kara uulu’ndan ise Manas, oğlu Semetey ve onun oğlu Seytek daireleri 500.553 mısra olarak derlenip yazıya geçirilmiş ve yayımlanmıştır. Bu metin dünyanın büyük destanları olan İlyada (13. 000 mısraya yakın) Odisse (16.000 mısraya yakın) gibi destanlardan kat kat hacimlidir. Doğu türkistan’da yaşayan Cusup Mamay isimli yine bir usta Manasçının yayımladığı metin, Manas’ın yedi kuşak torunlarına kadar yaşananları dile getirmektedir. Manas destanının bugün arşivlerde büyük bir kısmı yayımlanmaya bekleyen 86 varyantı bulunmaktadır.

Manas destanı hem hacmi bakımından dünyanın en büyük destanı olması açısından önemlidir hem de Kırgız Türklerini ansiklopedisi diyebileceğimiz kadar Kırgız kültürü ile ilgili detaylı bilgileri bize aksettirmesi bakımından değerlidir. Bu sayede, Kırgız Türklerinin millî kimliğini korumasında etkili olmuştur. Çarlık Rusyası döneminde de Sovyetler Birliği döneminde de destan hem Türklük hem de İslamiyet propagandası yapıyor diye zararlı görülmüş, derlenip yazıya geçirilmesine rağmen yayımlanmamıştır, ancak milli kimliklerini korumada Ataları Manas’ın destanını rehber edinen Kırgız Türkleri, özgürlük/erkinlik ruhlarını da bu destan sayesinde diri tutmayı bilmiştir.

Manas destanı, modern edebiyatın hikaye, dram gibi türlerine, ayrıca resim, müzik, heykel gibi güzel sanat dallarına da kaynak teşkil ederek gelenekselden moderne geçişte Kırgız Türklerine rehberlik etmiştir.

Manas destanı sadece Kırgız Türkleri için değil, Türk dünyası olarak ortak kültürümüzün kodlarını görmemiz açısından bizim ve diğer Türk boylarının da en önemli kaynak eserlerden biridir.

Paylaş

O Sadece Mustafa Kemal Değil, O TÜRK’ÜN ATASI ATATÜRK’TÜR

Türk milletinin ve mazlum milletlerin kötü talihini değiştiren üstün kişiliği ile çağa damgasını vuran büyük önder ATATÜRK’Ü aramızdan ayrılışının 83.Yıl dönümünde minnet ve saygıyla anıyoruz.

Tarihte bin yılda bir gelebilecek üstün nitelikli devlet ve fikir adamı ne mutlu ki Türklüğün en zor günlerinde bizim milletimize nasip oldu. O’nun üstün devlet ve fikir adamlığı sayesinde vahşi Batının “hasta adam” olarak nitelendirdiği Osmanlı Devleti’nin külleri arasından bugünün güçlü modern Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur. Bu cumhuriyetin evlatları olarak da biz bağımsız lâik ve demokratik Türk devletini kanımızın son damlasına kadar koruyup yaşatacağımıza and içmişiz…

Vatanı, milleti, namusu, şan ve şerefi için hayatını feda etmekten çekinmeyen, yolundan ve sözünden dönmeyen, vatan yaptığı her yerde, ilim ve kültür meşalesini tutuşturan insan Türk’tür. İşte o Atatürk’tü.

Gazi Mustafa Kemal “Ne mutlu Türküm diyene” diyerek özünü bu sözle ifade etmiştir. 

Büyük adamlar ancak büyük milletin bağrından çıkar. Bir düşünürümüz ‘’Türk Milletinin portresini sadakatle çiziniz o zaman Atatürk’ün portresini çizmiş olursunuz’’ der.

O çok özel bir şahsiyetti. Çünkü O şahsi ihtiraslarını millet yolunda hizmet gayesine veren bir Türk’tür.

O Kişi oğlu kişi değil, bir ülkü bir düşünce sistemi medeni hayatın gücü kaynağıdır.

O insanlık idealine aşık, faziletin timsali, karanlığa düşmüşlerin ümit ışığı ve meşalesidir. Çekin ellerinizi Atatürk’ümüzün üzerinden onu sağa sola götürmeyin. Onun adını ucuz politikalarınızla kirletmeyin. Çünkü O milli dehânın tam Kemâlidir. Türk’ün hem celâli hem cemalîdir.

 Asırlar boyunca hür yaşamış bu milletin gözü pek alnı açık vicdanı temiz Türk! Atatürk.

Vurunca kılıç kesmeyen, bir acı sözle devrilen zalimlerin başına balyoz, acizlerin derdine derman kaya gibi sert, ipek kadar yumuşak, insanlık tarihinin onuru Türk! Atatürk.

Omuzuna attığın gurbet heybesiyle dağlara, ovalara, vadilere medeniyet tohumlarını eken, geçtiğin her yerde uyuyan insanları uyandıran, aydınlığa kavuşturan Türk! Atatürk

“Bir gün İstiklâl ve Cumhuriyetine kast eden düşmanlar bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olur” demiştin.

Cumhuriyeti emanet ettiğin Türk Gençliği galibiyetin mümessili olarak Vatanı böldürüp bayrağını asla indirmeyecektir…

İktidarda olup gaflet ve delalet içinde onları uyandıracak, Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini daima koruyacak milletine ve devletine sahip çıkmak en büyük ülküsü ve ideali olacaktır. Her şeye rağmen bil ve inan ki Türk milletinin düzenini bozmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Birlik ve beraberliğimize gölge düşürmek isteyenlere asla müsaade edilmeyecektir.

“Tefrika girmeden bir millete düşman giremez

Toplu vurdukça yürekler onun top sindiremez.

Sahipsiz olan bir vatanın batması haktır.

Sen sahip olursan bu batan batmayacaktır.”

Aziz Atatürk kurduğun son Türk Devletini ecdadımızın son yadigarını aziz vatanımızı bölmek parçalamak isteyenlere arkanda bıraktığın Türk Gençliği asla müsaade etmeyecektir. Ellerine tutuşturduğun ilim, irfan meş’alesini söndürmeden ebediyete kadar taşıyacağına inanıyorum. Naçiz vücudun toprak oldu ama Türk devleti milletiyle sonuna kadar yaşayacaktır. Mehmetçik nöbetini tutuyor, vatanını kahramanca savunuyor. Rahat uyu Atam.

O Türklüğün eşsiz lideri Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ü ve silah arkadaşlarını, şehitlerimizi, gazilerimizi bir kere daha rahmet, minnetle anıyorum. Ruhları şâd olsun.

Türkan HACALOĞLU

Ankara Türk Ocağı Başkanı

İSTİKLÂL MARŞI KABULU

Yayınlar

Sosyal medya