• Panel: Alparslan Türkeş Anısına

    Panel: Alparslan Türkeş Anısına

  • Galip Erdem Paneli

    Galip Erdem Paneli

  • Değişen Dünya Düzeninde Türk Milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti'nin Yeri

    Değişen Dünya Düzeninde Türk Milletinin ve...

  • Cumhuriyet Döneminde  Türk Hukuk Sistemindeki Gelişmeler

    Cumhuriyet Döneminde Türk Hukuk Sistemindeki...

  • Panel: Cumhuriyetin Kazanımları

    Panel: Cumhuriyetin Kazanımları


“Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır”

 
Ana sayfaETKİNLİKLERAnkara Şubesi 15 Mart 2014 Cumartesi Konferansı Metni

Ankara Şubesi 15 Mart 2014 Cumartesi Konferansı Metni

2014-03-18

Çin’e de bu bağımsızlık hareketleri sıçradı. Pekin de başlayan üniversiteli gençlerin arasında yankı bulan bu hareketler çığ gibi büyüdü fakat Çin yönetimi bu hareketleri kanlı bir şekilde bastırdı. Sovyetler Birliği 1991 yılında kimsenin beklemediği bir anda yıkıldı. Bu sırada bağımsız olan Türk devletleri üstünde ‘5’ yıllık bir duygusal bağımız ağır bastı ve bu duygusallık diğer teşvikleri beraberinde getirmeyince ‘5’ yıl sonra Türk Devletleri kendi başlarının çaresine bakmaya başladı. Devlet olarak tam anlamda belki varlığımızı gösteremedik ama sivil olarak varlık göstermeye başladık.

Devlet olarak biz varlık gösteremeyince, Sovyet döneminde derin yaralar alan din olgusu Arap devletlerinin mali destekleriyle ayağa kaldırılmaya çalışılmıştır. Bunun sonucu nasıl olur diye soracak olursak kendimize, cevap net olarak Türkistan coğrafyasında Vahhabilik yayılmaya başlar ve Türk dünyasında mezhep ayrılığı baş gösterir.

Sovyet sonrasında Rusya’nın Türkistan coğrafyasına etkisi hep vardı sadece 1992,93 ve 94 yıllarında bilinçli olarak Türk coğrafyasından uzak duruldu. Bu yıllar içerisinde devlet bazında uzak durulsa dahi sivil anlamda, halkların bir arada yaşamasından dolayı yani sosyal olarak iç içe yaşandığı için Rus etkisi bu yıllarda da devam etmiştir. Putin Rusya’sı kendisi açısından akılcı bir politika ile çevresindeki ülkeleri büyük etki altına almaya çalışmış ve kısmen başarılı olmuştur. Buna vereceğimiz en son örnek Kırım’dır.

Amerika ise 2001 yılı sonrası Afganistan’a girerek bölge devletlerinin bir anlamda sempatisini kazandı. Yani Çin ve Rusya arasında sıkışmış bir Türk dünyasının bir anlamda bu iki devlete karşı ABD kozu eline geçmişti. İşgal sonrası Kırgızistan ve Özbekistan ABD safına katıldı. Fakat ABD’nin Irak’a girmesi, BOP projesini açıklaması, ülkelerdeki kitlesel hareketlere destek vermesi Türkistan bölgesindeki çekiciliğini kaybetmesine sebep olmuştur.

Türk Birliğine gelecek olursak, ekonomik alanda ne kadar alışveriş yaparsal o kadar yaklaşırız. Ayrıca Türkiye’nin süper güçler karşısında ekonomisinin durumu da bellidir. Çin, Rusya, ABD ve Almanya gibi ülkelerden ekonomisi kötü durumdadır. Zaten mevcut hükümet yönünü Orta Doğu’ya çevirdiği için, Türkistan Türklüğü ile ekonomik alanda gelişimi düşünmek oldukça zordur. Bu anlamda bölgenin en iyi oyuncusu Rusya ve Çin’dir. Çin’in son yıllardaki atakları sayesinde bölgedeki birinci oyuncu konumuna geçme arzusu tekrar gün yüzüne çıkmıştır. Bir de başka açıdan bakalım, Türk Cumhuriyetleri kendi aralarında ne kadar alışveriş yapıyor? Onlarda bizim gibi planlı hareket etmiyorlar. Rusya ve Çin kadar bu konuda bilinçli değiliz maalesef.


Paylaş

O Sadece Mustafa Kemal Değil, O TÜRK’ÜN ATASI ATATÜRK’TÜR

Türk milletinin ve mazlum milletlerin kötü talihini değiştiren üstün kişiliği ile çağa damgasını vuran büyük önder ATATÜRK’Ü aramızdan ayrılışının 83.Yıl dönümünde minnet ve saygıyla anıyoruz.

Tarihte bin yılda bir gelebilecek üstün nitelikli devlet ve fikir adamı ne mutlu ki Türklüğün en zor günlerinde bizim milletimize nasip oldu. O’nun üstün devlet ve fikir adamlığı sayesinde vahşi Batının “hasta adam” olarak nitelendirdiği Osmanlı Devleti’nin külleri arasından bugünün güçlü modern Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur. Bu cumhuriyetin evlatları olarak da biz bağımsız lâik ve demokratik Türk devletini kanımızın son damlasına kadar koruyup yaşatacağımıza and içmişiz…

Vatanı, milleti, namusu, şan ve şerefi için hayatını feda etmekten çekinmeyen, yolundan ve sözünden dönmeyen, vatan yaptığı her yerde, ilim ve kültür meşalesini tutuşturan insan Türk’tür. İşte o Atatürk’tü.

Gazi Mustafa Kemal “Ne mutlu Türküm diyene” diyerek özünü bu sözle ifade etmiştir. 

Büyük adamlar ancak büyük milletin bağrından çıkar. Bir düşünürümüz ‘’Türk Milletinin portresini sadakatle çiziniz o zaman Atatürk’ün portresini çizmiş olursunuz’’ der.

O çok özel bir şahsiyetti. Çünkü O şahsi ihtiraslarını millet yolunda hizmet gayesine veren bir Türk’tür.

O Kişi oğlu kişi değil, bir ülkü bir düşünce sistemi medeni hayatın gücü kaynağıdır.

O insanlık idealine aşık, faziletin timsali, karanlığa düşmüşlerin ümit ışığı ve meşalesidir. Çekin ellerinizi Atatürk’ümüzün üzerinden onu sağa sola götürmeyin. Onun adını ucuz politikalarınızla kirletmeyin. Çünkü O milli dehânın tam Kemâlidir. Türk’ün hem celâli hem cemalîdir.

 Asırlar boyunca hür yaşamış bu milletin gözü pek alnı açık vicdanı temiz Türk! Atatürk.

Vurunca kılıç kesmeyen, bir acı sözle devrilen zalimlerin başına balyoz, acizlerin derdine derman kaya gibi sert, ipek kadar yumuşak, insanlık tarihinin onuru Türk! Atatürk.

Omuzuna attığın gurbet heybesiyle dağlara, ovalara, vadilere medeniyet tohumlarını eken, geçtiğin her yerde uyuyan insanları uyandıran, aydınlığa kavuşturan Türk! Atatürk

“Bir gün İstiklâl ve Cumhuriyetine kast eden düşmanlar bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olur” demiştin.

Cumhuriyeti emanet ettiğin Türk Gençliği galibiyetin mümessili olarak Vatanı böldürüp bayrağını asla indirmeyecektir…

İktidarda olup gaflet ve delalet içinde onları uyandıracak, Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini daima koruyacak milletine ve devletine sahip çıkmak en büyük ülküsü ve ideali olacaktır. Her şeye rağmen bil ve inan ki Türk milletinin düzenini bozmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Birlik ve beraberliğimize gölge düşürmek isteyenlere asla müsaade edilmeyecektir.

“Tefrika girmeden bir millete düşman giremez

Toplu vurdukça yürekler onun top sindiremez.

Sahipsiz olan bir vatanın batması haktır.

Sen sahip olursan bu batan batmayacaktır.”

Aziz Atatürk kurduğun son Türk Devletini ecdadımızın son yadigarını aziz vatanımızı bölmek parçalamak isteyenlere arkanda bıraktığın Türk Gençliği asla müsaade etmeyecektir. Ellerine tutuşturduğun ilim, irfan meş’alesini söndürmeden ebediyete kadar taşıyacağına inanıyorum. Naçiz vücudun toprak oldu ama Türk devleti milletiyle sonuna kadar yaşayacaktır. Mehmetçik nöbetini tutuyor, vatanını kahramanca savunuyor. Rahat uyu Atam.

O Türklüğün eşsiz lideri Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ü ve silah arkadaşlarını, şehitlerimizi, gazilerimizi bir kere daha rahmet, minnetle anıyorum. Ruhları şâd olsun.

Türkan HACALOĞLU

Ankara Türk Ocağı Başkanı

İSTİKLÂL MARŞI KABULU

Yayınlar

Sosyal medya